BIZANS TILSIMI

BIZANS TILSIMI Bizans imparatorları, İstanbul’u istilalardan, kötülüklerden, salgın hastalıklardan korumak için, farklı dönemlerde farklı noktalara tam 15 anıt dikmiş. Tılsımlı olduğu düşünülen anıtların her birinin ayrı hikayesi var. Efsanelerin anlattığına..

BIZANS TILSIMI
Yayınlanma: Güncelleme: 34 views

BIZANS TILSIMI

Bizans imparatorları, İstanbul’u istilalardan, kötülüklerden, salgın hastalıklardan korumak için, farklı dönemlerde farklı noktalara tam 15 anıt dikmiş. Tılsımlı olduğu düşünülen anıtların her birinin ayrı hikayesi var. Efsanelerin anlattığına göre hepsi de bulunduğu yerleri korumuş.

Bazılarının zaman içinde yok olduğu, bazılarının ise yalnızca bir efsaneden ibaret olduğu düşünülüyor. Yazıyı okuyunca, çoğunun önünden her gün geçtiğinizi fark edeceksiniz. Sultanahmet ve Beyazıt meydanları arasında uzanan Divan Yolu’nun kenarında duran Çemberlitaş sütunu, İstanbul’da dikilen ilk sütun. Roma İmparatorluğu’nun hızla yayıldığı sırada, Frigya’dan alınıp Roma’daki Apollo Tapınağı’nın önüne dikilmiş. I. Konstantinus, İstanbul’u yeniden inşa ederken sütunu MS 330 yılında şu an bulunduğu yere dikmiş. Üzerine kendi heykelini eklemeyi de unutmamış. Çemberlitaş’ın üzerinde haç ve Apollon süslemeleri bir arada bulunur. Bu durum, I. Konstantinus’un Hıristiyan olmakla birlikte antik çağlardan tümüyle kopmadığını gösteriyor. Çemberlitaş’ın hanedanı kötülüklerden ve felaketlerden koruduğuna inanılırdı.

Bulunduğu mahalleye adını veren Kıztaşı, bir diğer tılsımlı anıt. Fatih Saraçhane’deki sütun, Büyük Pozantin’in kızının mezarı üzerine diktirilmiş. İmparator kızını yılanlardan, çıyanlardan ve karıncalardan korumak amacıyla yaptırmış Kıztaşı’nı. Anıt şu anda restorasyonda bulunuyor. Ancak yine de görmek mümkün.

Arcadius Sütunu, eski ismiyle Avratpazarı, yeni haliyle Cerrahpaşa’da bulunuyor. Bin parça beyaz mermerden yapılmış, merdivenli ve yüksek bir sütun. Hakkında farklı zamanlarda farklı efsaneler yaratılmış. Evliya Çelebi Seyahatname’sinde, tepesindeki peri yüzlü heykelin yılda bir defa feryat kopardığında, havadaki kuşların yere düştüğünü ve halkın bu kuşları toplayıp yediğini anlatmış. Giovanni Scognamillo ise 16. yüzyılda İstanbul’a gelen Hans Dernschwam’a anlatılanları aktarıyor: “Yıllar önce Avratpazarı’ndaki büyük bir kuleden denize doğru binlerce yılan fırlamış. Bu yılanlardan bir tanesi herkesin görebileceği şekilde çok büyükmüş. Burada bahsedilen kulenin Arcadius Sütunu olduğu düşünülüyor.”

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.